Beykoz Köylerinde vatandaşlarla buluştu – GÜNDEM

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Beykoz’un köylerinde vatandaşlarla buluştu. Köy kafelerinde vatandaşlarla çay içerken sohbet eden İmamoğlu, şunları söyledi: “İstanbul’a bir bütün olarak bakalım. Türkiye’nin ana gücü ve motoru olan İstanbul’da güzelleşen ve güzelleşen her şey, Türkiye’nin toparlanmasının ve güzelleşmesinin temelini oluşturacaktır” dedi. İmamoğlu, kurum tarihinde ilk kez verilen tarım desteğiyle İstanbul’daki çiftçi sayısının 4 yılda 10 kat arttığı bilgisini paylaştı.İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Beykoz’un Mahmutşevketpaşa, Alibahadır, Bozhane ve Cumhuriyet köylerini ziyaret ederek vatandaşların sorunlarını dinledi. İmamoğlu, köy ziyaretlerinde şunları söyledi; Kendisine İBB Genel Sekreter Yardımcısı Erdal Celal Aksoy, Tarımsal Hizmetler Daire Başkanı Ahmet Atalık ve Muhtarlık İşleri Daire Başkanı Yavuz Saltık eşlik etti. Mahmutşevketpaşa köy muhtarı Kemal Özmen, Alibahadır köy muhtarı Ali İhsan Aydın, Bozhane köy muhtarı Evren Önal ve Cumhuriyet köy muhtarı Ali Durmuş da yönettikleri yerleşim yerlerinin sorunlarını İmamoğlu ve İBB’den bürokratlara ilk elden aktarma fırsatı buldu. Vatandaşların soru ve isteklerine detaylı yanıtlar veren İmamoğlu, yardımcılarıyla konuşan vatandaşları bir araya topladı. İmamoğlu, Mahmutşevketpaşa köyünde gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını da yanıtladı. “Köylerimizin köy olarak kalmasını ve köy denmesini doğru buluyoruz”Köylülerle hararetli sohbetler gerçekleştiren İmamoğlu, ziyaretini değerlendiren konuşmasında kısaca şunları söyledi: “Köylerimizin büyük bir kısmının köy olarak kalmasını ve köy olarak adlandırılmasını doğru buluyoruz. Çünkü köyün her birimiz için ayrı bir maneviyatı var. Beykoz’un bu konuda daha hassas bir durumda olduğunun altını çizmek gerekiyor. Beykoz’daki köylerimizin çoğu bazı sorunlar yaşayan yerlerdir. Ciddi mülkiyet, mülkiyet ve imar sorunlarının yaşandığı bir bölge. Çok yoğun bir şekilde çalışmaya devam ediyoruz. Bir kısmı önden Boğaz manzarasına bakmaktadır. Dolayısıyla bu anlamda bile engeller çok yüksektir. “İlçe belediyemizle yaptığımız bazı görüşmelerde bu sorunun topyekûn çözülmesi gerektiğini, bütüncül bir bakış açısıyla ele alınması gerektiğini, Beykoz’un deyim yerindeyse İstanbul’un örnek bir mahallesi olmasını söyledim.” “’İSTANBUL’U KORU’ ÇALIŞMA RAPORLARI KÖYDEN KÖYE ZİYARET EDİLEREK ULAŞTIRILDI”“Bu bağlamda şunu söylemek isterim: Bir mahallenin kentsel dönüşümünü planlayıp, devletimizin bir kurumunun yaptığı dönüşümü eleştirmek, övmek doğru değil. Beykoz’un bakış açısını bütünüyle doğru buluyorum. Burada birçok sorunun çözümünde hukuka uymayan fikirlerin olduğunu biliyorum. Dolayısıyla buranın bazı yasal düzenlemelerle desteklenmesi gerekiyor. Köylerdeki bu düzenin, bölgeyi yoğunlaştırmayan, Beykoz’a zarar vermeyen, Beykoz’un doğallığını koruyan, köylerini, Riva’yı ve birçok bölgesini koruyan, değişime yönelik çok radikal ve özgün bir forma dönüşmesi mümkün. ve sağlıklı bir şekilde dönüşün. Biz de bunun için plan yapıyor ve çalışıyoruz. Köy odaklı çalışmalarımız da var. Bu bölgedeki fırsatları da köy köy tartıştık. “İstanbul’u Koruyun” adlı son çalışmamız İstanbul’un köylerinin çoğunu kapsıyor. “İstanbul’u Koruyun” çalışmasının raporları köy köy incelenerek “Buranın imkanları neler?” ‘İnsanlar burada nasıl yaşamlarını sürdürebilirler, nasıl bir dönüşüm mümkün’ sorusunu İstanbul’un tüm köyleri adına hazırladık.” “KÖYLERDE ESAS SORUN ÜRETİM”“İstanbul’da asıl mesele korumaktır; Biz orman meselesinden bahsetmiyoruz, İstanbul’un korunmasından bahsediyoruz. İsmi oradan geliyor. İstanbul’u, özellikle de kuzeydeki 200’e yakın köyü korursak, mahalle statüsünde olsa bile İstanbul nefes alabilecek. İstanbul’un ayakta kalması ve gelişmesi mümkün. Bu bağlamda köyleri ele alalım. Hepsi geçmişte kurulmuş önemli köylerdir. Bu gezi ve gezilerimize devam edeceğiz. Köylerdeki imar ve bahsettiğim diğer konular dışında asıl sorunun üretim olduğunu, üretemeyen köylülerin geçim sıkıntısı içinde olduklarını bilerek, bu köylerde tohumdan hayvancılığa kadar üretime destek oluyoruz. tarım, makine ve teçhizat, yakıt ihtiyacına yönelik. Şu ana kadar halkımızı yalnız bırakmadık. Daha önce olmayan bu uygulamayı ciddi bir boyuta getirdik. “Çiftçi sayısı bu 4 yılda neredeyse 10 kat arttı.” “DESTEKLERİMİZİ ARTIRMAYI HEDEFLİYORUZ”“Genel sekreter yardımcımız burada. Tarım daire başkanımız da burada. Muhtarlık daire başkanımız da orada. Aynı zamanda firmamız İSYÖN tarım alanında da çalışmaktadır. O alanda ister İSYÖN olsun, ister Tarım Bakanlığımız olsun, ister Muhtarlık Başkanlığımız olsun; Tarımın desteklenmesi, yaygınlaştırılması ve ürünlerinin vatandaşlara daha iyi şekilde ulaştırılması için büyük çaba harcıyorlar. Bugün Beykoz Boğazı kıyısında balıkçılığa desteğimizi vatandaşlarımızla paylaştık. Bunu daha da artırmayı düşünüyoruz. Hiç olmayan bir şey şu anda 100 milyon liraya yaklaşıyor, gelecekte bunu daha da artırmayı umuyoruz. Burada üretilen ürünlerin İstanbul’un 20 milyona yakın nüfusunu doyuramayacağını biliyoruz. Ama burada tarımın varlığı, insanların üretip para kazanması, köyleri, doğayı, yeşili, havayı, suyu temiz tutmak, 20 milyon insanı yaşatmak ve yaşamsal kaynaklarını korumak açısından büyük bir sorun, sorumluluk ve eşiktir. Bunu sürdürülebilir bir şekilde yaşatmak istiyoruz. Amacı budur.” “İSTANBUL’A BÜTÜNÜYLE BAKIYORUZ”“İstanbul’a bir bütün olarak bakalım. Türkiye’nin asıl gücü ve itici gücü olan İstanbul’da güzelleşen ve güzelleşen her şey, Türkiye’nin toparlanmasının ve güzelleşmesinin temelini oluşturacaktır. Artık 2024’e doğru olan süreçte vatandaşlarımıza karşı sorumlu olacağız, liderlerimiz başta olmak üzere vatandaşlarımızın taleplerini dinleyip cevap vereceğiz ve 2024 sonrası ikinci dönemimize hazırlanacağız. Hemen her gün 2, 3, 4, bazen 5 mahalle veya köyü ziyaret edip sohbet ediyoruz. Ancak biz her zaman sahadaydık. Bu sefer sahada daha etkili olmaya çalışacağız. Güzel şehrimizin mahallelerinin, köylerinin canlı, hayat dolu, mutlu ve huzurlu insanlarla dolu olmasını diliyorum.” MUHTAR’IN İŞLER BAŞKANLIĞINA ÖVGÜLERİCumhuriyet Köy Muhtarı Ali Durmuş, İstanbul Büyükşehir Belediyesi bünyesinde İmamoğlu döneminde kurulan Muhtarlık İşleri Daire Başkanlığı’nın çalışmalarından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, şunları söyledi: “’84’ten bu yana bu çalışmaların içindeyim. Şu anda siyasi konuşmuyorum. Bildiğim gerçeği söylüyorum. Büyükşehir belediyesinin muhtarlara bu seferki kadar değer verdiği başka bir dönem yaşamadım. En azından kendine dikkat et, kendi derdinle ilgilen… Bunlar insan odaklı olduğu için kalbine girerek elde edilebilir. %100 mutluluk diye bir şey yoktur. Her bölüme yapılabilecek bir hizmet yoktur. Belki eksikler ama en azından bizimle ilgileniyorlar, 24 saat yanımızdalar, “Şahsen ben size tekrar teşekkür ediyorum” dedi. Kaynak: (guzelhaber.net) Güzel Haber Masası

—–Sponsorlu Bağlantılar—–

—–Sponsorlu Bağlantılar—–

—–Sponsorlu Bağlantılar—–

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir